Soğuk Savaş’ın sona ermesiyle birlikte ABD ve Avrupa Birliği ülkeleri Güney Kafkasya’daki nüfuzunu artırdı.
Sovyetler Birliği’nden ayrıldıktan sonra Gürcistan ve Azerbaycan, Moskova yönetiminden uzaklaşan ve istikrar politikası sergileyen ilk ülkeler oldu.
Kremlin’e yakın kaynaklar Karabağ’daki son gelişmeleri de bu duruma paralel yorumluyor.
Dolayısıyla Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan’ın siyasi hamlelerinin ABD ve NATO’ya yakınlaşma hedefiyle gerçekleştirildiği iddia ediliyor.
Bu hafta Paşinyan, Ermenistan’ı Rusya’dan uzaklaştırmak için kritik adımlar attı.
Rusya’nın Ukrayna’da işgalci olduğunu açıkladı;
Ukrayna savaşının başlangıcından bu yana Kiev’e ilk insani yardımı sağladı.
Rusya yanlısı gazetecileri tutuklattı.
Roma Statüsü’nü onaylayacağını, yani Putin’in Ermenistan’a gelmesi halinde tutuklanacağını duyurdu.
Artık bizi koruması için Rusya’ya güvenemeyiz” dedi.
Paşinyan daha önce “Bölgedeki güvenlik sisteminin işlemediğini gördüğümüz için Batılı ortaklarımızla güvenlik konularını görüşmeye başladık” demişti.
Karabağ’da gerilimin arttığı bir dönemde Ermeni ordusunun ABD ordusuyla ortak tatbikatı dikkat çekti.
Ukrayna Savaşı’nın ardından Rusya’nın komşu ülkeleriyle ittifaklarını artıran Washington yönetiminin, Ermenistan’ın “ilişkilerin iyileştirilmesi” talebini olumlu karşıladığı belirtiliyor.
İki ülke arasında olası bir yakınlaşmanın Rusya’nın bölgedeki etkisini azaltabileceği değerlendiriliyor.
ERMENİSTAN RUSYA’YA SIRTINI DÖNMEK VE ABD’NİN KARABAĞ’DAKİ ÇABALARINA PAYLAŞMAK MI İSTİYOR?
Paşinyan’ın saldırıları, ülkedeki Rus nüfuzunun kırılması ve yerini ABD’nin doldurması olarak yorumlanıyor.
Karabağ Savaşı’nda Rusya’dan istenilen düzeyde alınamayan ABD’den destek alınmaya çalışılması gündemde.
ABD askerlerinin Ermenilerin haklarını korumak amacıyla Karabağ’a girişi Erivan’ın olası hedefleri arasında gösteriliyor.
Bu görüşü destekleyen bir diğer konu ise Karabağ’da yapılan sözde ayrılıkçı seçimlerdir.
Rus siyaset bilimciler Paşinyan’ın sözde ayrılıkçı seçimleri destekleyerek bölgedeki gerilimi artırmak istediğini belirtiyor.
Bu planın ABD’nin Karabağ’daki duruma daha fazla müdahil olmasını sağlamak amacıyla tasarlandığı iddia ediliyor.
ERMENİSTAN’IN İLK GİRİŞİMİ CARAVANA!
Ancak Ermenistan’ın böyle bir hedefi olsa bile ABD’nin şu anda bundan yana olmadığı aşikar.
Paşinyan yönetimiyle yakınlaşmaya açık olan Washington, Azerbaycan’la ilişkilerinde istikrara da önem veriyor.
Çünkü Amerikan yönetimi, Karabağ bölgesinde Ermeni ayrılıkçıların kontrolündeki bölgelerde yapılan sözde başkanlık seçimini tanımadı.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, ABD’nin Ermenistan ve Azerbaycan’ın sorunlarının diyalog yoluyla çözülmesi konusunda destek vermeye devam edeceğinin altını çizdi.
Laçın Koridoru ve Ağdam yolunun açılmasını davet etti.
RUSYA, KARABAĞ’IN AZERBAYCAN TOPRAĞI OLDUĞUNU ERİVAN’A HATIRLATTI!
Ermeni liderin Batı’ya yönelik olumlu açıklamaları Kremlin tarafından olumsuz karşılanıyor.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Prag’da imzalanan belgeyle Erivan yönetiminin Azerbaycan’ın Karabağ üzerindeki egemenliğini tanıdığını belirtti.
Gelişmeler göz önüne alındığında Karabağ’ın statüsünü tartışmanın bir anlamı olmadığının altını çizdi.
Kremlin Sözcüsü Dmitry Peskov, Ermenistan ile ABD arasındaki ortak askeri tatbikatı “yararsız” olarak nitelendirdi.
Söz konusu tatbikatın bölgenin istikrarına katkı sağlamayacağını savundu.
Bu adımın Rusya ile Ermenistan arasındaki karşılıklı güven ortamına zarar verebileceği uyarısında bulundu.
İki ülke arasında soğuk rüzgarlar esse de Kremlin’in Ermenistan’daki nüfuzundan vazgeçmek istemediği biliniyor.
Çünkü Rusya’nın Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü kapsamında bir savunma anlaşması ve ülkede askeri üssü bulunuyor.
Bu da Rusya’ya Güney Kafkasya’da jeopolitik avantaj sağlıyor.
